Ağlamaya bahanem yok.
Her şey yolunda.
Sağlığım. İşim gücüm...
Başımı sokabileceğim bir evim var.
Halihazırda okuyabileceğim kitabım.
Sayfalarca yazabileceğim defterler ve mürekkebim de. Dostlarım var, yalnız değilim.
Bahar da geldi. Hava bugün çok güzel.
Fakat içimde bilmediğim bir boşluk var.
O boşluk beni içine çekiyor.
Dışardan nankörlük olarak algılanabilir bu yazdıklarım. Şımarıklık belki de.
Ama öyle değil.
Bir şey eksik işte.
Yavan zamanlar. Tadı tuzu yok.
Çağımızın vebası bu mu yoksa?
Her şeyin özü ile oynanmış.
Etrafım ölüler diyarı.
Kimle konuşsam kime dokunsam buz kesiyorum.
Eksik bir şey var.
Lütfen beni yanlış anlamayın.
İçim diyorum.
Ruhum ile kalbimin kesiştiği o nokta.
Orası toz bulutu.
Göz gözü görmüyor.
Oysa ben uçma hayalleri kuruyordum.
Uçmayı bırak kirpiklerimi dahi kımıldatamıyorum.
Tehlikeli sularda yürüyorum.
İçim diyorum.
İçime dokun.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Şemsiye 85 ( Gökteki Sarı Balık 14)
YA TAHAMMÜL YA SEFER MUSTAFA KUTLU Tahammüllerimizle yaşıyoruz. Hayatımıza öyle yön veriyoruz. Tahammül etmediğimizde sefer kaçınılma...
-
Hiç bu kadar sessizliğin içinde kaybolmamıştı. Damarlarında hareket eden kanın sesini duyabiliyordu sanki... Gecenin karanlığından ayd...
-
Ah çocuklar, bayım! Ne kadar da masumlar... Ölmesin onlar. Onlar ölürse insanlık ölür değil mi? Savaşlar! Savaşlar onlara göre değil. Açl...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder