1 Kasım 2014 Cumartesi

Şemsiye 33 ( Doğadaki İnsan )

Tam olarak böyle bir karmaşanın içerisindeyim. Vize haftası geldi çattı yine :( 4. Sınıfın getirmiş olduğu bir bıkkınlık ve rahatlık var üzerimde. Bari dedim battaniyemin altında debelenmektense bir şeyler yazayım da vatana millete hayırlı bir insan olayım :) 
Bugün farklı bir konudan bahsetmek istiyorum.

Bilmem hiç denk geldiniz mi TRT Haber'de " Doğadaki İnsan" diye bir program var. Serdar  Kılıç tarafından hazırlanıp sunuluyor. Sırtında kocaman sırt çantası dağ bayır orman göl kenarı geziyor. Yemeğini iki taşın arasında yaktığı ateşte pişiriyor. Bazen çay bile demliyor. Öyle dokunaklı anlatıyor ki yaşadıklarını insan her şeyi bırakıp dağlara koşmak istiyor.( Evet şiir gibi bir sesi var hayran olmamak elde değil :) )  Şöyle tanımlıyor TRT programı;
"...Aradığı, binlerce yıllık geçmişimiz ile içimize işleyen duygular, gelenekler, öğretiler, hürmet, sevgi, vicdan, saygı ve birlikte yaratılan bir Anadolu kültürü…
Şehirde sıkışıp kaybettiğimiz, genlerimize işlenen onlarca bilgi ve duyguyu yeniden hatırlamak adına, Doğadaki İnsan."
Hani bir belgesel arşivi yapmak istiyorsanız işte bu program tam size göre.  Belki bir gün sadece izlemekle yetinmez yaşamaya karar verirsiniz. Yağmura dokunmaya, çimlere basmaya, toprağı hissetmeye ne vakit buluyoruz ne mekan. Betonlaştık giderek... Suni bir hayat bizimki. Bir kuzu sesi duymayalı kaç yıl oldu? Ya da temiz havayı ciğerlerinizi yakana kadar içinize çekmeyeli? Beş mi on mu? Daha çok belki de.  
Teknolojiden uzak olmak bir insanı bu kadar mutlu edebilir... Zihni oyalayan o şeylerden tamamen uzak. Serdar Kılıç bir kendiyle... Bir benliğiyle..
Bu programdan sonra aşık oldum ben unuttuğum toprağa... Ağaca... Ormana...
Daha yazacak çok şey var aslında... 
Ve işte uzun lafın kısası niteliğinde bir kaç fotoğraf. 
Hoşça kalın :)











Hiç yorum yok:

Şemsiye 85 ( Gökteki Sarı Balık 14)

YA TAHAMMÜL YA SEFER MUSTAFA KUTLU Tahammüllerimizle yaşıyoruz. Hayatımıza öyle yön veriyoruz. Tahammül etmediğimizde sefer kaçınılma...