KAFA KÂĞIDI
NECİP FAZIL
KISAKÜREK
Öncelikle belirtmek isterim ki
Necip Fazıl’ı bizzat kendinden dinlemek hayatına dair ayrıntıları onun
yazdıklarından öğrenmek benim için oldukça keyif vericiydi. Eserine başlarken
diğer eserlerinde yer verdiği hayat hikâyesinde sadece kalın ve dış çizgilerden
ibaret olduğunu söylüyor. Bu eserde ise yine onun deyimi ile ruh hayatının
ruhunun kafa kâğıdının resimleri mevcut… Hayatını anlatmaya başlamadan evvel romana,
o devirde Türk yazın hayatının hangi noktada bulunduğundan bahsediyor. Bunu
yaparken aslında bu yaptığını ukalalık olarak görüyor fakat buna rağmen meydan
okuyor. Ona göre bu girizgâh, balını anlatmaya kalkan ukala bir arının
vaziyetinden başka bir şey değil. Ve bu vaziyete düşmekten korkuyorum diyerek
noktayı koyuyor…
Doğuşundan başlıyor ardından
1904 baharı… 2. Abdülhamid devri.
Hastalıklardan, yaramazlıklardan ölümlerden bahsediyor
Necip Fazıl sırayla. Yaptığı hiçbir şeyi iyi göstermeye çalışmadan Diyor ki “ zalimden
mazluma ve mazlumdan zalime her an yer değiştiren bir karakter…
Kimi zaman “ Allah’ım bana yolumu göster! “dualarını
görüp içten bir âmin diyesisiniz geliyor.
Aslında Bahariye Mektebinde Aksekili Hamdi’nin şu sözü
her şeyi anlatıyor.
-Sende istikbalin beklediği İslam düşünce adamından ışıklar
görüyorum.”
Necip Fazıl Bahariye mektebi
yıllarından bahsederken pek çok tanıdığımız isme de atıfta bulunuyor. Ziya
Gökalp Yahya Kemal Ahmet Hamdi Nazım Hikmet. Bu şahsiyetleri bambaşka bir
surette görüyorsunuz. Satır aralarından birinde bir r virgül sonrası şu tanım
beni çok etkiledi Bir müddet durdum düşündüm. Nefes aldım ve öyle devam ettim.
“ Ve şişte ben bunlardan birinin kızıyla öbürünün
oğlundan meydana gelme,
Hayal kanatları kan içinde çocuk…”
Kitabı okurken tarihin arka
sokaklarında da yürüyorsunuz aynı zamanda. Osmanlının son demleri, seferberlik,
Cumhuriyet… Bunların topluma etkileri.
Hepsini kendi gözünden anlatmış. Kimi zaman on yaşında bir çocuğun gözünden
kimi zaman on sekiz yaşında bir delikanlının kabına sığmayan heyecanından kimi
zaman da yetmiş sekiz yaşında bir fikir adamının bir şairin düşüncelerinden.
Kafa Kâğıdı. Necip
Fazıl’a göre bir roman Haksız da sayılmaz. İnsanın okurken dimağında öyle bir
tat bırakıyor. Fakat bu roman 20’li yaşlarında son buluyor. Kitabı ise ölümünden
bir yıl sonra basılmış.
Çorlu- TEKİRDAĞ
Kasım/2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder