BİR ADAM
GİRDİ ŞEHRE KOŞARAK
TARIK TUFAN
Bir soluk süresinde okudum
mavilerle bezeli bu kitabı. Gece yarısı derince bir nefes alıp sabahın ilk
ışıklarında verdim aldığım nefesi. Kelimeler, tabirler, teşbihler, hikayeler…
Mentollü bir şey kokladığınızda genzinize kadar hisseder ve ferahlarsınız ya,
öyle işte. Bir mentol ferahlığı gibi “Bir Adam
Girdi Şehre Koşarak” O adam bana çok şeyler söyledi. Vapurlardan,
martılardan, gündelikçi kadınlardan bahsetti. Gazze’yi anlattı, Gazze’nin
çocuklarını… Dostluktan, çocukluktan, Pazar tezgahlarından bahsetti. Şehre koşarak girdi o adam ve kulağıma
fısıldadı. Sureleri, ayetleri, Kitab’ı hatırlattı. Bir Adam Girdi Şehre koşarak ve içimi
ferahlattı.
“ Bu topraklarda güzel kadınların yaşamaları muhtemel çok
acı var.”
“ Çocuklar birbirlerini isimsiz de hatırlarlar.”
“İnsaf et Anna
Gidelim buradan.
Senin masumiyetini,
bilgelik zamanlardan kalma sırları,
Dünyanın bütün sabahlarını yanımıza alıp da gidelim.
Hesap etmeden, haritaya bakmadan.
Silivri - İSTANBUL
Ağustos/2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder