12 Ocak 2018 Cuma

Şemsiye 81 ( Gökteki Sarı Balık 10 )

SONSUZ GÜN BATIMINDA
FURÛĞ FERRUHZÂD
“İranlı şair, yazar, oyuncu, yönetmen, ressam” Bu şekilde anlatılıyor Furûğ kısaca. Altı kelimelik koca bir hayat. Bu çok yönlü hayat sadece 32 yıl sürmüş. Böyle insanların erkenden göçüp gitmesi “ ölmeseydi kim bilir daha ne güzel şeyler yapardı “ diye düşünmeme sebep olmuştur. Aslında insan ömrü için oldukça az sayılabilecek bir süreye beş kitap bir belgesel sığdırmıştır.
            Sonsuz Gün Batımında”
İsminden dolayı aldığım kitaplardan birisi. Türüne, içeriğine bakmadan sadece isminden dolayı. Pişman oldum mu ? Hayır. Çünkü Furûğ’u çok daha iyi tanıdım. Öyle ki onu kuşatan yalnızlığı gördüm. O şiirleri nasıl yazdığını kavradım. Bazen kendimi buldum onun hayatında. Bazen ne kadar da cesaretli davranmış dedim. Kitap Behruz Celali tarafından hazırlanmış. Sekiz bölümden oluşuyor. Bölümler; mektuplar, söyleşiler, fotoğraflar, senaryo, biyografi gibi içeriğe sahip. Furûğ’un hayatı çok yönlü olduğu için içerik de zengin.Böylece pek çok duygu bir anda hissediliyor. Mesela bir romanın heyecanı ile akıp giderken birden mektuplar çıkıyor karşınıza, “ kalbim kırılıyor” diye başlayan. Sonra birden bire uzak bir ülkeden yazılmış bir iç çekiş tazında hatıralar. Nasıl duyarlı olunacağını gösteren bir senaryo. Farklı bir ufuk açacak yazılar… Bir şiir kitabı olmamasına rağmen altını çizdiğim çok yer oldu şiir mahiyetinde. Onu ilk şu mısra ile tanıdım: “Kuş ölür, sen uçuşu hatırla.” Tek bir mısra bile yetiyor insana koca bir külliyatı bitirmesi için. İşte bu kitap beni Furûğ’a götüren kuş oldu. 20.yy’ın önemli kadın şairlerinden olmasının bir sebebi de bence şiirlerinde kadınların sorunlarına da değinmesi, İran’ın toplumunun kadınlara karşı yaptığı aykırılı eleştirmesidir. O tek başına meydan okumuştur yaşadığı dönemeç Bu meydan okuma da onu yükseltmiştir dolayısıyla… “Keşke ölüp yeniden dünyaya gelseydim, dünyanın değişmiş olduğunu bu kadar zalim olmadığını, insanların kendi adiliklerini unuttuklarını… Ve hiç kimsenin evinin etrafından duvar örmediğini görseydim.” Ah Furûğ, inan dünya eskisinden daha da kötü. İnsanlar daha zalim. Adilikleri unutmayı bırak bir övünç meselesi artık. Duvar mı dedin? Aşılması güç göğe yükselen beton yığınları ile dolu dünya. Gelme Furûğ. Gelme…

Şira-i Yemaniye

* Feridun Tevelleli (İran Şairi)
* Feridun Muşiri (İran Şairi)
* Şarl Bodler (Fransız Şairi)
* Ahavan (İran Şairi)
* Hafız
* Sohrab Sepehri (İran Şairi)
* Bilitis’in Şarkıları  (Furûğ’un en beğendiği kitap)
* Kitapta senaryosu bulunan “Ev Karadır” adlı cüzzamlıları anlatan belgeseli YouTube’tan Ev Karanlık adlı ile izleyebilirsiniz. 21.24 dakika. İzlemenizi tavsiye ederim sağlığın kıymetini anlamak adına.
Aybastı- ORDU
Eylül /2015


Hiç yorum yok:

Şemsiye 85 ( Gökteki Sarı Balık 14)

YA TAHAMMÜL YA SEFER MUSTAFA KUTLU Tahammüllerimizle yaşıyoruz. Hayatımıza öyle yön veriyoruz. Tahammül etmediğimizde sefer kaçınılma...