8 Mayıs 2014 Perşembe

Şemsiye 17 ( Yüreğimin Engelleri )


"Aslında Biz Siz'iz" dedi güzel çocuk. " İçinizden biriyiz. Hem nasıl ki kırmızı ile al aynı manaya geliyorsa kör ile görme engelli de aynı anlam. Bu yüzden rahat olun ben hiç üzülmüyorum çünkü kendimi tanıyorum, eksikliklerimi biliyorum."

Gözlerim dolu dolu dinlerken her hücrem birbirinden bağımsız binlerce çığlık atıyordu. Bir şeyler kopuyordu içimde. Kendi acizliğim yüzüme çarpılıyordu tokat gibi...Sonra işitme engelli bir genç kız çıktı sahneye,annesiyle. Hep gülüyordu. Özlemdi adı. Koca bir tebessümdü onun sesi. Harfleri işaretlerdi. İşaret dili kursunda ilk maviyi öğrendim. Çünkü onların hayatı mavi kadar ferah. Bizim bilmediğimiz çok güzel bir dünya. Tam yüreklerinde! Onların ne kulaklarında ağırlıklar ne de gözlerinde perde var. Gönül ile işitip gönül ile görüyorlar. Biz ise sadece bakıyoruz. Görmek nafile. Sadece bir takım sesler geliyor kulaklarımıza işitmiyoruz.Hayatın zorluğundan şikayet ediyoruz. Oysa Huzeyfe (yukarıdaki güzel cümleleri kuran güzel çocuk) diyor ki; "Nasıl yürürsem daha az düşeceğimi öğrendim en başta. Ve aileme yük olmamayı, kendi başıma yaşamayı."
Ben! Peki ben her gün kaç kere düşüyorum gönlümün merdivenlerinden? Neden şu koca güneşe rağmen her şey bu kadar karanlık? Yalnızım diye mi? Param yok, istediğim kıyafetler yok, yine sevdiğim yemek yapılmadı diye mi? Ya da her pazartesi erkenden okula/işe gitmek zorunda kaldığım için mi? Onlara yürekleri ile aydınlanıp parmakları ile görürken, ben gözlerime kulaklarıma tüm bedenime kısaca nankörlük ediyorum.Hiç düşündünüz mü bir köre rengi nasıl anlatabileceğinizi? Bir filmde izlemiştim çocuk kör bir kıza renkleri öğretiyordu. Evet, bunu yapıyordu. Beyaz diyordu pamuk veriyordu ellerine. Kırmızı diyordu sıcak bir taş.Hissediyordu sadece...Peki ya sessizliğin hüküm sürdüğü bir dünya nasıl? Sadece suretlerin olduğu...Bilmiyorum.Ama bildiğim öğrendiğim bir şey var. Her şeye rağmen insan bir şeyleri başarabilir. Yeter ki istesin yeter ki inansın. İnanç gerçekleştirmenin yarısı. Özlem'in gülümsediği, Huzeyfe'nin dediği gibi; Başkalarına aldırmayın. Siz kimseniz osunuz. Kendinizi bilin, kendinize inanın! 

zifiRi

4 yorum:

yakup dedi ki...

Başarılarının devamını dilerim. :)

Zifiri dedi ki...

Teşekkür ederim ;)

Mervsuu dedi ki...

Bende başarılar diliyorum.Ve çok güzel şeyler yazacağına inanıyorum.:) Öpüyorum:*

Zifiri dedi ki...

İnşallah, çok sağol güzel dileklerin için Mervsuu :)

Şemsiye 85 ( Gökteki Sarı Balık 14)

YA TAHAMMÜL YA SEFER MUSTAFA KUTLU Tahammüllerimizle yaşıyoruz. Hayatımıza öyle yön veriyoruz. Tahammül etmediğimizde sefer kaçınılma...